Bahariye Caddesi’nden sahnelere: Melek Mosso

Yazar: Reha Kadak

Müzik ruhun gıdası, hele ki bir yolculuk esnasında… O yolculuk daha da keyifli hal alır müzik sayesinde. Şehir Hatları seferlerindeki müzisyenler, bu yolculuğa ayrı bir değer katıyor. İşte onlardan biri Melek Mosso… Vapur ve Bahariye Caddesi’nde başlayan sokak müzisyenliği, onu profesyonel müzik dünyasına taşıdı. Biz de onu sayfalarımıza taşıdık. Kadıköy’ün önemli mekânlarından Küff’te bir araya gelerek, müzik ve Kadıköy üzerine konuştuk.

Sevgili Melek, seni ilk kez Karaköy-Kadıköy vapur seferlerinin birinde dinlemiştim. Şimdi de single çalışman çıktı. Melek Mosso, vapur ve sokak performanslarından evvel ne yapardı?

İstanbul’daydım, İzmir’den yeni gelmiştim ve öğretmenlik yapıyordum. Yine sokak, vapur performansları ve de sahne çalışmaları içindeydim.  Ama zamanımı daha çok özel dersler ve ortaokul-lise düzeyinde öğretmenlik yapmak alıyordu. Bir anda öğretmenliği bırakıp, sokak ve vapur çalışmalarına yöneldim.

Peki, İstanbul’a geliyorsun, öğretmenlik yapıyorsun ve de ani bir kararla işini bırakıp, sadece vapur ve sokak performanslarına yöneliyorsun. İstanbul şartlarında bu çok cesurca bir karar. Bu evreye nasıl geldin?

Bu evreden evvel olumlu-olumsuz durumlar yaşadım elbette ama müzik olarak üretmeye yoğunlaştığım bir dönemdi. Artık bir şeylere karar verip, profesyonelce ilerlemem gerekiyordu. Kendimi bildim bileli müzisyendim. O zaman bu işe en alttan başlamak istedim, sokağa ve vapura çıkmaya karar verdim. İlk önce İstiklal Caddesi ve sonrasında Bahariye’de Süreyya Operası’nın önünde sahne almaya başladım, vapurda da devam ettim. Cesaret gerektiren bir durumdu, ama kendimi bildim bileli cesurumdur.

Herkes adını merak ediyor? Hikâyesini de dinleyelim mi senden?

Adım Melek, soyadım Davarcı. Bir popüler müzik programına katılmıştım, orada tam olarak kendimi anlatamamıştım. Şov dünyası içinde iyi bir çalışma olmamıştı benim için. İnternette “Melek Davarcı” adıyla o yarışma programıyla anılmak istemiyordum. Bir şekilde ondan sıyrılmam gerekliydi. Mosso, İtalyanca bir müzik terimi, “gittikçe hızlanarak/neşelenerek” anlamına geliyor.

Vapurda genelde seni hep “cover” parçalar söylerken dinledik ve sevdik. Bilindik parçalarda yaptığın bu çalışma, kulaklarımızda ayrı bir yer tutmuştu. Single çalışmanda “KEDİ” adlı bir parçan var. Seni birçoğumuz ilk kez “taze” bir şarkı söylerken dinlemiş olacağız. Bu handikap olur mu sence?

“Kedi”, sözü ve bestesi bana ait bir parça. Beni takip edenlerin de çok sevdiği bir parça. Evet, bilinmiş parçaları yorumladım ve böyle tanındım. Ama onları söylemekten vazgeçmiyorum. Bir handikap olmuyor. “Kedi” de eğlenceli bir şarkı. Ayrıca malum Kadıköy’deyiz ve Kadıköylüler kedileri sever.

Kadıköy ve Melek Mosso… Kadıköy ile ilgili görüşlerin nedir? Buradaki performanslarında Kadıköy dinleyicisini nasıl buluyorsun?

İzmir’den İstanbul’a geldiğimde ilk önce Avrupa Yakası’nda yaşamaya başladım. Sonra Kadıköy ve Bostancı arasını görünce İzmir Kordon’a çok benzettim. Ruh olarak da çok benziyordu. Burada insanlar sıcak, samimi, eğitim seviyesi yüksek, duyarlı; dinliyorlar, sanata katkıda bulunmak istiyorlar. Burada konser vermekten de çok mutluyum. Sokakta olduğum zamanlarda da Kadıköylüler çok güzel tepkiler veriyordu. Kadıköylüler ve Kadıköy başka hiçbir yere ve hiçbir kimseye benzemiyor. Sonra Kadıköy’e yerleşmeye karar verdim. Burada olmaktan, burada yaşamaktan çok mutluyum.

Melek Mosso

k iletişim yayınları

Beğenebileceğiniz Diğer Haberler

Bir yorum bırakın